Çarşamba, Temmuz 07, 2010

hıck...

Canım yanıyor.
Kalbim taş kesilmiş, midemin olduğu yerde bir boşluk, beynim kara delik gibi. Her şeyi zamandan geri çağırıp içine çekiyor. Kara delik gibi..

Canım yanıyor. Çok...
Bu hakikaten fiziksel bir acıymış. Ruhsal bir acı fiziksel bir hale gelebiliyormuş. Hatta bu acı insanı da boğuyormuş. Millet ben ölüyorum. Siz sağlıcakla kalın.

Kabus olsun isterdim. Uyanamıyorum.
Demek ki kabus değil.
Demek ki bu gerçek.

Tüm gece toplamda 1 saat uyudum, bol bol uyanarak. Hani son beş haftadır zaten uyku bana haramdı ya, bu defa haram gibi de değildi. Bu defa lanetti sanki uyku. Uyuyup unutmak isterken aynı zamanda uyanmayı istemek... Anlamsızlık...

10 dakika kadar önce uçukladım. Sonunda bu da oldu. Evet.
Zaten suratımdaki bilimum sivilcelerin nüfusu artışa geçmişti. Bir de uçukladım. Nefis oldu nefis.

Şu an aklı başında bir insanın nasıl katil olabileceğini anlamış vaziyetteyim.

Yer yüzünden silinsinler istiyorum. İkiside.
Cehennem olsunlar ya.
Nolur olsunlar ya.

Meğer ayrıldıktan sonra işler pisleşiyormuş. Ayrıldıktan sonra taraflar mutasyon geçirip birer "acı-verme-makinesi" ne dönüşüyormuş. Bunu ben de yapabilirdim.
Yapmamayı seçtim.
Ama bana yapılması elimde değilmiş meğersem.

Meğersem insan ayrıldıktan sonra bile aldatılabilirmiş.

Anlıma büyük harflerle ENAYİ yazdılar lan !

Hiç yorum yok:

Related Posts with Thumbnails