Çarşamba, Kasım 10, 2010

bir beynin kemirilme süreci ve bu eylemin insan üzerindeki etkileri...



"- Ruhum yorgun resmen. Kendimi 35 yaşında yeni boşanmış bir kadın gibi hissediyorum." dedim.
"- Ay sen zaten bu yaşta bir tuhafsın. Şu haline bak. Bu gidişle boşanamayacaksın da, kimse almaz artık seni çünkü." dedi.

Sus rica ederim, dedim.

"- Her şey bu kadar yolunda giderken niye hep bir şeyler eksik gibi hissediyorum ? Sanki çok mühim bir nokta var ve ben onu hep kaçırıyorum." diye yakındım.
"- Durduk yere dert edinmen lazım tabii, ondan böyle hissediyorsundur. Bir derdin olmayınca eksikmişsin gibi geliyor sana." dedi.

Allah aşkına, dedim. Sus n'olur.

"- İhtiyacım olanın bu olduğunu biliyorum ve bu şekilde mutluyum. Ama bazen çok karışıyor kafam, hata yaptığımı düşünmeden duramıyorum bazen." dedim.
"- Valla kendin bilirsin. Soktun burnunu bir boka, eşin dur işte içinde. Senin de aklın başına gelecek amaaaa..." dedi.

Tamam anladık uzatma, dedim.

"- Sürekli yeni planlar yapıp bozuyorum. İşin tuhaf yanı her plan bir diğerinden daha mantıklı oluyor ama vazgeçiveriyorum ondan da." diye bildirdim.
"- Senin bir şey yapmaya niyetin yok ki. Bir işin de sonunu getirebilsen dişimi kıracağım." diye cevapladı.

Ama yeter yahu sus, dedim.

"- Yapmam gereken çok şey var ama nereden başlasam bilemiyorum. Bu arada yaptıklarımdan memnunum ama nedense hep daha iyisini yapabileceğimi düşünüp kendimi eksik görüyorum." diye açıkladım.
"- Tabii daha iyiye yönelmen de bir başlangıç. Her ne kadar bir haltı beceremesen de..." dedi.

Eah bıktım ama susuver iki dakika, dedim.

"- Boyumdan büyük işlere kalkışıyorum hayatımın her alanında. Ama bence ben bunların üstesinden gelebilecek kadar güçlüyüm." diye önerdim.
"- O gücün de bir sınırı var biliyorsun değil mi ? Önce elindekileri bir hallet, hayatını yoluna koy da sonra yeni arayışlara gir. Yoksa yine yerden kazıyacağız seni" buyurdu.

Tamam kapa çeneni bir zahmet, dedim.

"- İşte vaziyet bu, sen ne düşünüyorsun bu planlarım hakkında ?" diye sordum.
"- Ne yalan söyleyeyim senden bir bok olmaz. Hiç kafa yok sende maaşallah." diye belirtti düşüncelerini.

Ağzının ortasına iki çakmadan susmayacak mısın sen be ? dedim.

Demedim, diyemedim. O yüzden hala konuşuyorlar.

Biraz daha yapıcı olamaz mısınız, çok rica etsem ?



Bu görsel Suzanne Woolcott'a aittir. Kişinin dA galerisinden tanıtım amaçlı alınmıştır.

3 yorum:

deeptone dedi ki...

huzursuzluk, sıkıntı, eksiklik vb. yazdığın herşeyi iyi anladım. hepimiz zaman zaman böyle hissederiz. o yorum yapanlar, dalga geçmiş biraz. ya da ciddiye almamış.

bu yazdıklarına yapıcı yorum için biraz daha açıklama yapman gerekir.
konuları yazman.

ama sadece bu yazdıklarına da yorum yapılabilir, soyut olur.

deeptone dedi ki...

mimledim seni blogumda, uğrayıver bir ara :)

dif dedi ki...

@deepblueeagle beni kimse ciddiye almıyor zaten =/.
ayrıca yazacağım o mimi bir ara, çok ilginç bir şeymiş =).

Related Posts with Thumbnails