Pazartesi, Ocak 03, 2011

gerçekten mutlu yıllar...



"Gökyüzünün maviliğini, ağaçların yeşilini, çiçeği böceği görmem gerekmez. Zaten görmem bir yana, bakmam da gerekmez. Öyle çoluk çocuk sevmek, hayvan sevmek falan çok gereksiz. Yediğim yemeğin fiyatı önemlidir, lezzeti değil. Arkadaşlık boş iş, dostluk yalan, sevgili desen hepsi terk ediyor eninde sonunda. Eğitim, kendini geliştirme, yeni şeyler öğrenme, hepsi zırva bunların. Üç kitap okuyup beş film izlesem ne olacak ? Az biraz fikrim, düşüncem olsa ne olacak ? İnsan sevsem ne olacak ? Kendimi sevsem kime yarayacak ?
E peki şu dünyada neden bir tek ben mutsuzum ? "

Tamam, olur böyle anlar. Herkes yaşar bu dönemleri. Ne bileyim hiçbir şeye sevinemezsin, hiçbir şeyden keyif alamazsın falan.
Ama bu sadece bir an olsun ya.
Bu sene de tüm sene yapmayın bunu, ne olur.
Bu şekilde sadece beni bunaltıyorsunuz, başka bir halta yaradığı yok.

Ota boka bakıp mutlu olun lan bu sene. Salak salak sırıtın, saçmalayın etrafımda. Sevgi kelebeği tadında önünüze gelen her zımbırtıyı sevin.
Otobüsü yarım saat bekleseniz de geldiğinde sevinin mesela. Hatta otobüse de gerek yok, durup dururken sevinin.
En sıkışık olduğunuz anda biri arayınca arandığınız için sevinin falan. Pollyanna'dan beter olun bu yıl.

Mutlu olun lan bu yıl. Zaten niye yaşıyoruz ?

Yeni yıl yeni yıl atarlandım durduk yere.
Mutlu yıllar.


Bu görsel Suzanne Woolcott'a aittir. Kişinin dA galerisinden tanıtım amaçlı alınmıştır.

2 yorum:

deeptone dedi ki...

ilk paragraf çok güzel biliyor musun.

insanlar mutsuzluğu sever. gizli bir acı duyarlar. neden biliyor musun. o zaman yaşadıklarını daha çok hissederler. ama bir yanılgı bu. keşke düşüncelerimizi, kendimizi çok önemsemesek, ve sadece yaşasak, hiçbirşey beklemeden. beklemeden ama bekleyerek

dif dedi ki...

ne güzel dedin, beklemeden ama bekleyerek. çok ince bir çizgi bu aslında, ama sanırım işin sırrı da burada =).

Related Posts with Thumbnails